reklam
reklam
17 Aralık 2025
İstanbul
Açık
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
42,7261 %0.06
50,1064 %-0.2
5.926,40 % 0,28
Ara
Osmanlı’da Isırgan Otu

Osmanlı’da Isırgan Otu

YAYINLAMA:

Dünden Bugüne Dikeninde Şifa Saklı Bitki

Bir zamanlar Osmanlı sarayının eczahanelerinde tartılan bu mütevazı ot, bugün laboratuvarlarda mikroskop altında inceleniyor.
Adı ısırgan otu — elini yakar ama yüreğe şifa taşır.
Osmanlı hekimleri ısırganı “ısırgan tiken-i” olarak tanımlamış, onun yakıcılığında gizli olan iyileştirici gücü fark etmişlerdi.
Saray hekimleri, Sabuncuoğlu Şerafeddin gibi bilge tabipler, ısırgan yapraklarının “kanı temizlediğini, romatizma ağrılarını hafiflettiğini” yazar.
Kökü kaynatılıp içildiğinde vücudu kuvvetlendirdiğine, idrarı artırdığına inanılırdı.

Osmanlı eczahanelerinde ısırgan sadece ilaç değil, aynı zamanda bakım malzemesiydi.
Berberhanelerde hazırlanan ısırgan tentürü, saç dökülmesini önlemek için padişahların bile başına sürülürdü.
Anadolu’daki halk hekimleri ise onu “bedenden kara mizacı atan”, yani toksinleri temizleyen bir bitki olarak kullanırdı.
Kısacası, Osmanlı’da ısırgan halkın ve sarayın ortak şifasıydı.


---

🌿 Günümüzde Isırgan Otu

Bugün modern bilim, o eski bilgilerin pek çoğunu doğruluyor.
Araştırmalar, ısırganın antioksidan, anti-enflamatuar ve kan temizleyici özellikleriyle birçok alanda etkili olduğunu gösteriyor.
Özellikle:

Prostat sağlığı,

Romatizma ve eklem ağrıları,

Kansızlık (anemi),

Saç dökülmesi,

Cilt hastalıkları
üzerinde olumlu etkileri olduğu bilimsel olarak da kanıtlanmış durumda.


Isırgan bugün artık sadece aktarlarda değil; fitoterapi merkezlerinde, kozmetik ürünlerinde ve tıbbi takviyelerde de yer alıyor.
Bir zamanlar bakır kazanlarda kaynatılan bu bitki, şimdi steril laboratuvarlarda özütleniyor — ama özü değişmiyor:
Şifa, yine aynı kökte saklı.


---

🌸 Zaman Değişti, Şifa Aynı Kaldı

Osmanlı hekimleri “bedeni arındıran ot” diye övdü; günümüz bilim insanları “antioksidan mucize” diyor.
Asırlar geçti, isimler değişti ama ısırgan hâlâ aynı:
Yakıyor, temizliyor, iyileştiriyor.

Belki de bu yüzden Anadolu’da hâlâ söylenir:

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *