Hukukun Üstünlüğü Vurgusu
Diyarbakır Barosu, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Yönetimi'nin, mahkeme kararıyla geçici olarak görevden uzaklaştırılmasına ilişkin güçlü bir tepki gösterdi. Baro, bu durumu "CHP Olağan Genel Kurultayı’nda seçilen Genel Başkan ve diğer organların iptaline zemin oluşturmak" amacıyla alınmış bir karar olarak nitelendirdi. Bu açıklama, partinin demokratik yapısının ve halk iradesinin korunmasına yönelik endişeleri gözler önüne seriyor.
Mahkeme Kararının Detayları
8 Ekim 2023 tarihinde gerçekleştirilen CHP İstanbul İl Kongresi sonrası, İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi, kongrede seçilen Özgür Çelik ve yönetiminin "usulsüzlük" iddialarıyla tedbiren görevden alınmasına karar verdi. Mahkeme, söz konusu karar doğrultusunda 196 delegenin de geçici olarak görevden uzaklaştırılmasına hükmetti. Bunun yanı sıra, mevcut kongre sürecinin durdurulmasına ve görevden alınan yöneticilerin yerine kayyum atanmasına karar verildi.
Yasal Dayanak ve Eleştiriler
Diyarbakır Barosu, açıklamasında, Siyasi Partiler Kanunu ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın, mahkemelere bir partinin kongre seçimlerini iptal etme ve seçilmiş organlarını görevden alma yetkisi tanımadığını vurguladı. Özellikle Siyasi Partiler Kanunu’nun 21. maddesi, kongre seçimlerinde usulsüzlük olması durumunda iptal yetkisini yalnızca seçim kurullarına vermektedir. Bu noktada, yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığı tartışılan bir dönemde alınan bu kararın hukuki dayanaktan yoksun olduğu belirtildi.
Demokrasi ve Halk İradesine Saygı
Diyarbakır Barosu'nun açıklamasında, "Halk iradesini yok sayan, usul ve yasaya aykırı verilen bu karara karşı hukukun üstünlüğünü ve demokrasiyi savunmaya devam edeceğiz" ifadelerine yer verildi. Bu tutum, Türkiye'deki siyasi atmosferin ve demokratik süreçlerin ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Baro, bu tür kararların ağır siyasi, sosyal ve ekonomik sonuçlar doğurabileceği konusunda da uyarıda bulundu.
Geçici Yönetim Atamaları
Mahkeme kararı sonrası İstanbul İl Başkanlığı'na, Gürsel Tekin, Zeki Şen, Hasan Babacan, Müjdat Gürbüz ve Erkan Narsap'tan oluşan bir heyet geçici olarak görevlendirildi. Bu atama, CHP'nin iç dinamiklerine ilişkin belirsizliklerin artmasına yol açarken, partinin geleceği konusunda da çeşitli spekülasyonların önünü açmış durumda.
Sonuç olarak, Diyarbakır Barosu'nun tepkisi, Türkiye'de siyasi partiler arasındaki rekabetin ve hukukun üstünlüğünün korunmasının ne denli kritik olduğunu bir kez daha hatırlatıyor. Gelişmeler, önümüzdeki dönemde siyasi arenada önemli tartışmalara neden olacağa benziyor.