Ticaret Bakanlığı'nın hazırladığı yeni düzenleme, Türkiye'de düzenlenen uluslararası fuarlara katılan yabancı firmaların faaliyetlerini etkileyen önemli bir değişiklik getiriyor. Resmi Gazete'de yayımlanan tebliğ ile birlikte, bu firmalar artık yalnızca teşhir amacıyla fuarlara katılabilecek. Perakende satış yapma yetkileri ise kaldırıldı. Bu karar, uluslararası ticaretin ve fuar organizasyonlarının çerçevesini yeniden şekillendirecek nitelikte.
Yeni Düzenlemenin Ayrıntıları
3. mükerrer sayıda yayımlanan "Yurt İçinde Düzenlenen Uluslararası Fuarlara İlişkin Tebliğ", yurt içinde gerçekleştirilen fuarların işleyişine dair önemli kuralları belirliyor. Bu düzenlemeye göre, yabancı firmalar yalnızca ürünlerini sergileyebilecek ve doğrudan satış yapamayacak. Böylece, fuar alanlarında yalnızca ürün tanıtımı yapılması teşvik edilerek, yerli firmaların rekabet gücünün artırılması hedefleniyor.
Gümrük Mevzuatı ve İthalat Süreci
Fuarların sona ermesinin ardından, yabancı firmaların sergilediği ürünlerin gümrük mevzuatı çerçevesinde kesin ithalatı gerçekleştirilebilecek. Bu durum, uluslararası firmaların Türkiye'deki pazar paylarını artırmalarını sınırlarken, yerli üreticilerin korunmasına yönelik bir adım olarak değerlendiriliyor. Yabancı firmalar, ürünlerini sadece tanıtım amacıyla sergileyebilecekleri için, doğrudan satış kanallarını kullanamayacak olmaları, pazar dinamiklerini değiştirebilir.
Yürürlük Tarihi
Bu yeni tebliğ, 1 Ocak 2026 tarihinde yürürlüğe girecek. Bu tarih, hem yerli hem de yabancı firmalar için bir hazırlık süreci anlamına geliyor. Yabancı firmaların Türkiye pazarında nasıl bir strateji geliştirecekleri ve bu yeni düzenlemeye nasıl uyum sağlayacakları ise merak konusu. Uzmanlar, bu değişikliğin fuar organizasyonları üzerindeki etkilerinin yanı sıra, yerli üreticilerin rekabetçi konumlarını nasıl etkileyeceğini de yakından takip edecek.
Türkiye'deki fuarların uluslararası düzeydeki etkisi ve rekabet koşulları, bu düzenleme ile birlikte daha da önem kazanacak. Yerli firmaların, artan rekabet şartlarında nasıl bir yol haritası çizeceği, gelecekteki ticaret politikalarının da belirleyicisi olacaktır.