CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Türkiye'deki hayvancılık sektörünün karşı karşıya olduğu kriz ve artan ithalatın, ülkenin et ve süt sorununu kalıcı hale getirebileceği uyarısında bulundu. Gürer, hayvan varlığındaki azalma ve kişi başı et tüketimindeki düşüşün, sektördeki sorunların derinleşmesine yol açtığını vurguladı.
Hayvancılıkta Yaşanan Kriz ve İthalat Sorunları
Ömer Fethi Gürer, Türkiye'de hayvancılık sektörünün her geçen yıl daha ağır bir krize sürüklendiğini ifade ederek, bu durumun önemli nedenleri arasında hayvan varlığındaki azalma, et ve süt fiyatlarındaki artış, ithalatın artması ve yanlış politikaları gösterdi. Gürer, özellikle 2025 yılında şap hastalığı nedeniyle yaşanan kayıpların kamuoyuna yeterince yansıtılmadığını belirtti. “Besici desteklenmezse Türkiye’nin et-süt sorunu kalıcı hale gelir” diyerek üreticilerin durumuna dikkat çekti.
Nüfus Artışına Rağmen Hayvan Varlığı Düşüyor
Gürer, 1980 ile 2024 yılları arasındaki durumu karşılaştırarak, nüfusun iki katına çıkmasına rağmen hayvan varlığının azaldığını ifade etti. 1980 yılında toplam hayvan varlığının 84,5 milyon olduğunu, 2024 yılında ise bu sayının 71,8 milyona düştüğünü belirtti. Nüfusun 90 milyona ulaşmasına rağmen kişi başına düşen et varlığının gerilediği bilgisini paylaşan Gürer, son yıllarda yapılan hayvan ithalatlarının maliyetlerini de dile getirdi. 2023 yılında 818 bin 17 hayvan ithal edildiğini ve bunun için 1 milyar 163 milyon dolar ödendiğini, 2024 yılında ise 373 bin 126 hayvan ithal edildiğini ve 704 milyon dolar harcandığını aktardı.
Yüksek Yem Fiyatları ve Sürdürülebilirlik Sorunu
Hayvancılığın sürdürülebilir olmaktan çıktığını savunan Gürer, yem fiyatlarının sürekli artmasının bu durumu ciddi şekilde etkilediğini belirtti. 50 kiloluk süt yeminin fiyatının 900 liraya dayanmasının yanı sıra, hayvancılığın karlı bir iş olmaktan çıktığını ifade etti. Besicilerin ödemelerde zorluk yaşamaları nedeniyle hayvanların icra yoluyla el konulma riskiyle karşı karşıya kaldığını vurguladı. Gürer, çiğ süt fiyatlarının maliyetlerin altında kalmasının küçük aile işletmelerini tehdit ettiğini, üreticilerin kazanç elde edemediği, tüketicilerin ise daha pahalı ürünler almak zorunda kaldığını belirtti.
Şap Hastalığı ve Bilgi Eksikliği
Gürer, 2025 yılında yaşanan şap hastalığı krizine de dikkat çekerek, bu süreçteki kayıpların kamuoyuna yeterince açık bir şekilde aktarılmadığını vurguladı. Hayvancılığın bu yıl daha sorunlu bir hale geldiğini belirten Gürer, sorunun çözümünün doğru politikalarla mümkün olabileceğini ifade etti. Hayvancılıkta mera hayvancılığına dönüş yapılması gerektiğini, ahır giderlerinin düşürülmesi ve kırsalda hayvancılığın yeniden teşvik edilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
İthalat Odaklı Politikaların Etkileri
Gürer, 2010 yılından itibaren uygulanan et ve hayvan ithalatının sorunları çözmediğini, büyükbaş hayvan varlığının yerinde saydığını söyledi. İthalat sürecinde yaşanan skandalların da sürekli gündemde olduğuna işaret eden Gürer, yerli üreticilerin mağdur edildiğini ve ithalat vurguncularının önünün açıldığını vurguladı. Son dönemlerde Et ve Süt Kurumu'nun ithalat yapmasına rağmen, bu süreçte yaşanan kirli ilişkilerin sorunları çözmediğini ifade etti.