Avrupa Birliği (AB), Türkiye'yi "Güvenli Ülkeler" listesine alarak iltica başvurularının değerlendirilmesinde önemli bir değişiklik yaptı. Bu karar, AB İçişleri Bakanları tarafından gerçekleştirilen son toplantıda alındı ve Türkiye'den gelen iltica başvurularının reddedilme olasılığını artıracağını gösteriyor. Türkiye'nin güvenli ülke statüsü, iltica süreçlerini doğrudan etkileyecek ve başvuru sahipleri için yeni zorluklar yaratacak.
Türkiye'nin 'Güvenli Ülke' Statüsü
AB'nin bir ülkeyi "güvenli" olarak nitelendirebilmesi için belirlediği üç ana şart bulunmaktadır. İlk olarak, belirtilen ülkenin savaş durumu içinde olmaması gerekmektedir. İkinci olarak, o ülkeye karşı herhangi bir AB yaptırımı olmamalıdır. Son olarak, o ülkeden gelen iltica başvurularının kabul oranı, geçmiş dönemde yüzde 20'nin altında olmalıdır. Türkiye'nin bu kriterleri karşılaması, iltica süreçlerinde köklü değişikliklere yol açacak.
Kararın Uygulanması
Alınan kararın yürürlüğe girmesi için, Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Birliği Konseyi'nin onayından geçmesi gerekmektedir. İki kurumun da onayıyla birlikte, bu yeni düzenlemenin gelecek yılın temmuz ayında uygulanmaya başlaması bekleniyor. Bu durum, Türkiye'den yapılan iltica başvurularında ciddi bir değişim yaratacak ve başvuru sahiplerinin haklarını etkileyecek.
Suriye'den Gelen Başvurular İçin Yeni Düzenleme
AB, aynı zamanda Suriyelilerin yaptığı iltica başvurularına dair de yeni bir karar aldı. Geçtiğimiz hafta alınan bu karar, Suriye'nin kuzeydoğusundaki "Kürt güçlerinin kontrolündeki bölgelerden" kaçan ve bu durumlarını kanıtlayan kişilerin iltica hakkı elde edebileceğini belirtiyor. Bu düzenleme, Suriye'deki çatışmalar ve insani durum göz önünde bulundurulduğunda, belirli grupların korunmasını sağlamak amacı güdüyor.
AB'nin Türkiye'yi güvenli ülke olarak değerlendirmesi ve Suriyeli mültecilere yönelik yeni düzenlemeler, Avrupa'daki iltica politikalarının yeniden şekillenmesine sebep olabilir. Bu durum, hem iltica başvurularını etkileyerek Avrupa'daki mülteci dinamiklerini değiştirecek hem de ilgili ülkelerin politikalarını gözden geçirmelerine neden olacaktır.
