İstanbul'da, haberleri için aldıkları telif ücretleri nedeniyle "örgüte bilerek isteyerek yardım etmek" suçlamasıyla yargılanan gazetecilerin ilk duruşması gerçekleştirildi. Duruşma, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapıldı ve gazetecilerin yanı sıra avukatları ve meslek örgütleri temsilcileri de izleyiciler arasında yer aldı. Mahkeme, adli kontrol kararını kaldırırken, yurt dışına çıkış yasağının devamına hükmetti. Duruşma, ilerleyen süreçteki eksik hususların giderilmesi için 17 Şubat 2026'ya ertelendi.
Gazetecilerin Savunmaları ve İddiaları
Duruşmada, gazetecilerden Berfin Atlı, serbest gazeteci olarak birçok basın kuruluşuna telifli yazılar yazdığını belirtti. Atlı, "777 Euro telif aldığım için yargılanıyorum. Bu miktar, İstanbul'da tek bir kadının kirasını bile karşılamıyor," diyerek kendisine yöneltilen suçlamaları reddetti ve beraatini talep etti.
Erdoğan Alayumat, gazetecilik mesleğinin kriminalize edildiğini ifade ederek, sosyal medya paylaşımlarının da suçlama konusu yapıldığını vurguladı. Alayumat, "Burada gazeteciliğin sınırlarının kim tarafından belirlendiği yargılanıyor. Eğer haberler ve alınan telifler suç olarak görülüyorsa, kimse gazetecilik yapamaz. Ben işimi bedava mı yapayım?" şeklinde konuştu.
Gülcan Dereli, serbest gazetecilik faaliyetlerini sürdürdüğünü ve bunun suç olmadığını belirtti. Kemal Taylan Abatan, telifleri karşılığında geçimini sağladığını ifade ederek beraatini istedi. Çevirmen Serap Güneş de, aldığı teliflerin karşılığında çeviri yaptığını ve suçlamaları kabul etmediğini belirtti. Suzan Demir ise, uzun yıllardır sinema eleştirileri yazdığını vurgulayarak kendisinin de beraatini talep etti.
Gazetecilik Faaliyetlerinin İhlalleri
Tuğçe Yılmaz, gazetecilerin birçok hak ihlaliyle karşı karşıya kaldığını öne sürerek, "Kendini feshetmiş bir örgüte üye olmaktan yargılanıyorum. Bu ironiyi de belirtmek isterim," dedi. Yılmaz, haber yapmanın geçim kaynağı olduğunu ve bu bağlamda telifli haber yapmanın bir suç olmaması gerektiğini ifade etti.
Alayumat’ın avukatı Hazal Sümeli, müvekkilinin ulusal ve uluslararası ajanslara haber yapan ödüllü bir gazeteci olduğunu belirtti. Sümeli, "Müvekkilimizin aldığı telif ücretleri delil sayılıyor. Ancak bu ödemeler, dönemin asgari ücretine denk geliyor. Dolayısıyla buradaki durum, 'örgüte yardım' olarak nitelendirilemez," şeklinde açıklama yaptı.
Mahkeme Kararları ve Duruşmanın Ertelenmesi
Duruşmanın ardından mahkeme heyeti, gazetecilerin imza verme adli kontrol tedbirlerini kaldırdı ve el konulan dijital materyallerin iadesine karar verdi. Bununla birlikte, yurt dışına çıkış yasağının devam etmesine hükmedildi. Mahkeme, dosyadaki eksik hususların giderilmesi amacıyla duruşmayı 17 Şubat 2026 tarihine erteledi.