Fransa’da Eşinin Kaybolduğunu İhbar Eden Koca Suçlu Bulundu

Fransa'nın gündemini meşgul eden ve geniş bir kamuoyu ilgisiyle takip edilen Cédric Jubilla davası sonuçlandı. 38 yaşındaki sıvacı, 2020 yılının Aralık ayında eşi Delphine Jubilla'nın kaybolduğuna dair polise başvurmuştu. Ancak yıllar süren soruşturma sürecinin ardından, yeterli delil olmamasına rağmen Jubilla suçlu bulundu.

İngiliz Basınından Dikkat Çeken Tanımlama

Bu dava, İngiliz basını tarafından “Fransa’yı büyüleyen gizem” olarak nitelendirildi. Daily Telegraph, olayla ilgili olarak “Ceset yok, itiraf yok, suç mahalli yok ama bir filmde olabilecek her şey var” ifadesini kullandı. İspanyol gazetesi El Mundo ise davayı, 2014 yapımı "Gone Girl" filminin gerçek bir versiyonu olarak tanıttı. Bu film, evlilik yıldönümünde aniden kaybolan bir kadının hikayesini konu alıyor. Sosyal medya platformları, bu dava etrafında dönen “Katil kim?” tartışmalarıyla adeta bir dedektif sahnesine dönüştü.

Toplumsal Tartışmaların Gölgesinde Kalan Olay

İsviçre'den Le Temps gazetesi, davanın kadın cinayetleri üzerine yapılan tartışmalarda “kaçırılmış bir fırsat” olduğunu belirtti. Gazeteye göre, kıskançlık, sessiz kurban ve aile dramı gibi unsurlar mevcut olmasına rağmen, cesedin olmaması toplumsal bir tartışmanın önünü kesti. Delphine Jubillar davası, Fransa’da kadın cinayetleriyle ilgili farkındalığı artırma potansiyeline sahip bir “örnek dava” olabilirdi; ancak kamuoyunun ilgisi, gizemin etrafında yoğunlaştı ve toplumsal mesajdan uzaklaştı.

Jubilla'nın Masumiyet İddiası

Cédric Jubilla, mahkeme kararının ardından hâlâ masum olduğunu savunmaya devam ediyor. Jubilla'nın avukatları, mahkeme kararına itiraz edeceklerini duyurdu. Fransa'da milyonlarca kişi, hâlâ Delphine Jubillar'ın nerede olduğunu merak ediyor ve bu dava, ülkede kadın cinayetleri ve kaybolan kadınlar konusundaki tartışmaları yeniden alevlendirme potansiyeline sahip.

İLGİLİ HABERLER